Nihayet Günce'nin odasında yapılacaklar için perşembe akşamüzeri marangozlar geldi. Öncelikle niyetim hiçbir şekilde yatmadığı ve kazulet şeklinde odada yer alan yataktan kurtulabilmekti ama marangozlar dahil ev ahalisi, büyüyen haline dönüştürülürse yatabileceğini iddia etti.
Bari altından keserek kısaltalım dedim, efendim zaten yeteri kadar alçakmış. Yer yatağı yapabilme planlarım suya düştü özetle.
Ama yatak büyüyen yatağa dönüştrüldü, duvar rafları takıldı, askılıklar ve aynası monte ettirildi.
Tabi bu arada vır vır matkaba benzer ses çıkaran otomatik tornavida ve matkabın kendisi çalıştı durdu.
Lokumum hiç hoşlanmaz hele de tanımadığı yükses seslerden. Mutfağa anneannesinin ayaklarının dibine saklanmaya çalışmakta. Bir ara tek başına kapının önüne dikelmiş, kendi kendine "Korkma Günce korkma, hiçbişey yok, tamam biticek ..." leri dizmekte.
Öperken ta içime sokmak istedim, o küçücük haliyle onu öyle görünce...
20 Haziran 2010 Pazar
16 Haziran 2010 Çarşamba
Teşekkür ederim...
Pazar günü ben İstanbul yollarında (Evde Montessori Uygulamaları toplantısında- Hilal beni bir kez daha mest etti), kızlar babayla anneanne dolaylarında idik.
Öğle yemeği saati yaklaştıkça, anneanne Günce'ye çeşitli alternatifler sayarak "ister misin?" diye sormuş ve Lokum hanım yanıtlamış : "Teşekkür ederim, almicam ondan"...
Geçenlerde evde yediği yemekten sonra yine anneanneye "Teşekkür ederim, çok biyendim" demişti.
Bir yerden geçmek için "padon geçebilimiyimiyim?" şeklindeki izin istemeleri neredeyse 6-7 aydır var zaten.
Bense bu tarz sözcükleri ondan her duyduğumda yeniden yeniden çok mutlu oluyorum...
Öğle yemeği saati yaklaştıkça, anneanne Günce'ye çeşitli alternatifler sayarak "ister misin?" diye sormuş ve Lokum hanım yanıtlamış : "Teşekkür ederim, almicam ondan"...
Geçenlerde evde yediği yemekten sonra yine anneanneye "Teşekkür ederim, çok biyendim" demişti.
Bir yerden geçmek için "padon geçebilimiyimiyim?" şeklindeki izin istemeleri neredeyse 6-7 aydır var zaten.
Bense bu tarz sözcükleri ondan her duyduğumda yeniden yeniden çok mutlu oluyorum...
15 Haziran 2010 Salı
Kımışı kımışı üşüm...
Ne çok olmuş birşey yazmayalı...
Artık yetişemiyorum da ondan:)))
Aralarda Nurturia'da anı defteri kayıtlarımız var neyse ki.
Geçenlerde Hüseyin'in (Ilgaz'ın babası) dediği gibi, "Otur bununla enflasyon meselelerini konuş" durumundayız artık...
Aştı artık gerçekten. Al karşına otur, ne konuda istiyorsan konuş...
Bugün sabaha karşı, benim gözümden uyku akarken Lokum hanım yine "şütt, şüttt" lerde...Ben gözü yarı kapalı "Gelmiyor ki artık süt müt Güncoşum, geliyor mu ağzına" şeklinde mırıldanır ve şimdi bağıracak diye beklerken tek kelimelik bir reaksiyon geldi Lokumcuktan: "Bakalım"...
Pasaport işlemlerini halletmek için babaM, Güncoş ve ben Emniyet Müdürlüğünde inanılmaz sıkıcı yaklaşık iki saati harcarken, orada da durmaksızın inciler dizdi arka arkaya. Aklımda kalan: Sen nereye geldin böyle küçük hanım diye soran polis memuresine "sizin işyerinize" sadece şu anda...
Öğlen eve gelip anneannesinden "kımışı kımışı üşüm" istedi lokumum, yaban mersini...
Artık yetişemiyorum da ondan:)))
Aralarda Nurturia'da anı defteri kayıtlarımız var neyse ki.
Geçenlerde Hüseyin'in (Ilgaz'ın babası) dediği gibi, "Otur bununla enflasyon meselelerini konuş" durumundayız artık...
Aştı artık gerçekten. Al karşına otur, ne konuda istiyorsan konuş...
Bugün sabaha karşı, benim gözümden uyku akarken Lokum hanım yine "şütt, şüttt" lerde...Ben gözü yarı kapalı "Gelmiyor ki artık süt müt Güncoşum, geliyor mu ağzına" şeklinde mırıldanır ve şimdi bağıracak diye beklerken tek kelimelik bir reaksiyon geldi Lokumcuktan: "Bakalım"...
Pasaport işlemlerini halletmek için babaM, Güncoş ve ben Emniyet Müdürlüğünde inanılmaz sıkıcı yaklaşık iki saati harcarken, orada da durmaksızın inciler dizdi arka arkaya. Aklımda kalan: Sen nereye geldin böyle küçük hanım diye soran polis memuresine "sizin işyerinize" sadece şu anda...
Öğlen eve gelip anneannesinden "kımışı kımışı üşüm" istedi lokumum, yaban mersini...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)